Diyetisyen Kübra Karakuş, anestezi gerekmemesi, zahmetsiz olması ve hızlı sonuç sağlaması nedeniyle diyet ve egzersiz ile sonuç alamayan kişilerin sıklıkla mide botoksu yöntemini tercih ettiğini söyledi.
Vücutta sağlığı bozacak ölçüde yağ birikmesi anlamına gelen obezite, çağın hastalığı olarak nitelendiriliyor. Günümüzde görülme sıklığı artan obezite vakaları, zayıflama amacı taşıyan farklı yöntemleri gündeme getiriyor. Mide botoksu, son yılların en popüler zayıflama yöntemleri arasında yer alıyor. Mide botoksu uygulaması her ne kadar zahmetsiz olsa da, işlem sonrasında bir beslenme uzmanından yardım almak ve uygun beslenme programları ile yola devam etmek kritik önem taşıyor.
Medicana International Ankara Hastanesi Diyetisyeni Kübra Karakuş, anestezi gerekmemesi, zahmetsiz olması ve hızlı sonuç sağlaması nedeniyle diyet ve egzersiz ile sonuç alamayan kişilerin sıklıkla mide botoksu yöntemini tercih ettiğine dikkat çekti. Mide botoksu uygulaması ile midedeki düz kasların kasılmasının sınırlandırılarak, mide boşalmasının yavaşlatıldığını anlatan Karakuş, “Mide botoksunda amaç, kişinin tokluk süresini uzatmaktır. İştahta azalma ve daha az yemek yeme ihtiyacı ile beraberinde kişide makul sürede kilo kaybını sağlar” ifadelerini kullandı.
“Mide botoksu sonrasında mutlaka bir beslenme uzmanından yardım almalıdır”
Mide botoksunun etkisinin ortalama 4-6 ay sürdüğünü belirten Karakuş, mide botoksu uygulaması hakkında şunları söyledi:
“Mide botoksu geçici bir etkiye sahiptir. Bu süreçten verim alabilmek için kişi doğru beslenme programı ve egzersiz ile destekleyerek süreci hayat tarzı haline getirmelidir. Kişi süreci doğru beslenme ve hayat tarzı değişikliği ile ilerletebilirse botoksun etkisi geçtikten sonra da tekrar kilo alma problemi ile karşılaşmaz. Mide botoksu sonrasında mutlaka bir beslenme uzmanından yardım alınmalıdır.”
Mide botoksu sonrası nasıl beslenilmeli
Diyetisyen Kübra Karakuş, mide botoksu uygulaması sonrasında nasıl beslenilmesi gerektiğine ilişkin bilgi verdi. Uygulamayı takip eden 3 gün boyunca sıvı beslenmek gerektiğini belirten Karakuş, “Metabolizmayı bozmamak ve kas kaybı yaşamamak için proteinden zengin tanesiz sıvı bir beslenme programı uygulanmalıdır” ifadelerini kullandı.
Uygulama sonrasındaki 4-10 günlük dönemde sıvı yumuşak diyet ile devam edilmesi gerektiğini belirten Karakuş, bu dönemde de yüksek proteinli beslenmenin önemine dikkat çekti. Kişilerin uygulamadan 10 gün sonra normal beslenmeye hazır olduğunu anlatan Karakuş, devam eden süreçteki beslenme düzenine ilişkin şöyle konuştu:
“Bu süreçten sonra düşük karbonhidrat ve düşük yağlı, yüksek proteinli, kişiye uygun listeler hazırlanmalı ve bu listelerle birlikte hafif egzersizlerle kişinin beslenmesi desteklenmelidir. Bu süreç boyunca kişinin kas yağ ve su oranları haftalık olarak düzenli takip edilmeli ve oluşacak herhangi bir eksiklik durumunda beslenme tedavisinde buna yönelik değişiklikler yapılmalıdır.”
ASAYİŞ
Az önceASAYİŞ
6 saat önceASAYİŞ
8 saat önceASAYİŞ
8 saat önceASAYİŞ
11 saat önceASAYİŞ
11 saat önceASAYİŞ
21 saat önceVeri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.