DOLAR 38,4596 EURO 43,7155 STERLİN 51,4974 GRAM ALTIN 4.001,32 BIST 100 9.078,43 BITCOIN $95.087
Facebook TwitterX Instagram YouTube

Arama Haber Code Logo

HABERLER

Körelen doktorluk…

Sağlık sektörünün vazgeçilmezi doktorlar, giderek daha da zor bir duruma sürükleniyor. Aile hekimlerinden uzman doktorlara kadar pek çok doktor bu süreçten

Giriş: 06.11.2024 11:31 | Güncelleme:
Paylaş
Körelen doktorluk…

Sağlık sektörünün vazgeçilmezi doktorlar, giderek daha da zor bir duruma sürükleniyor. Aile hekimlerinden uzman doktorlara kadar pek çok doktor bu süreçten muzdarip. Kimine göre şımardılar, kimine göre değer görmediler; kimine göre de aldıkları ücreti beğenmediler. Bana kalırsa, asıl sorun değer görememeleri. Dövüldüler, sövüldüler, yaralandılar, hatta öldürüldüler. Neredeyse döven, söven, yaralayan, öldüren haklı; doktor haksız görülüyor. Tabii ki her meslekte sorunlar var, elbette olacaktır.

Gelelim tıp fakültesi öğrencilerine, doktor olmak için çabalayan gençlere ve “Evladım doktor olsun” diye varını yoğunu harcayan ailelere. Önce Tıp Fakültesine girmek için yüksek puan alacaksınız, ardından 6 yıl eğitim göreceksiniz. Mezun olunca pratisyen hekim olacaksınız. Sonrasında TUS’a hazırlanacaksınız. TUS’u kazanırsanız uzman olabilirsiniz; ancak uzmanlık hemen elde edilemiyor. Mecburi hizmeti de tamamlamanız gerekiyor. İşte bu uzun süreç, doktorları yoran ve meslekten soğutan nokta.

Yıllarınızı veriyorsunuz, kura çekimine katılıyorsunuz. Fakat kime göre, neye göre atama yapılıyor? Yabancı uyrukluların bu konuda daha şanslı olduğunu gördük ve öğrendik. Atamalar sancılı, kuralar sancılı. Şimdi bunu doktorlara nasıl açıklayacaksınız? Yabancı uyrukluların ilk tercihlerine nasıl gittiklerini ya da nasıl denk geldiğini soruyorlar. Sihirli bir değnek mi var? Her branşın kendine özgü sorunları var. Özellikle bazı branşlarda yaşanan sorunları Sağlık Bakanı çok iyi biliyor. Sistemin, doktorları uzmanlığa yöneltmek yerine körelttiğini düşünüyorum.

Örneğin, idealist bir cerrah yanlış bir kura sonucu Doğu’da göreve gönderiliyor. Elbette Doğu da Türkiye’nin bir parçası; fakat kuranın şaibeli olduğuna inanılıyorsa, bu durumu kabul etmek zordur. Gönderildiği hastane yeterli mi? Batı’da kanser hastalarını bile ameliyat edecek yapıda ameliyathaneler varken, Doğu’da bu imkanlar var mı? Cevap vermenize gerek yok, tabii ki yok. Bu durumda oraya gönderdiğiniz doktor ne yapacak? Uzman olsa da olmasa da, emeği heba ediliyor. Hastaneniz hastane değil, ameliyathaneniz yetersiz. Böyle bir ortamda bir-iki ameliyat yapacak olsa da, bu yeterli değil. Vallahi yazık.

Sağlık Bakanı bu konulara ne kadar hakim bilemem; ancak mecburi hizmet ataması yapılıyor ve bir gün sonra iller arası tayin açılıyor. Hiç olmazsa bir ay sonra açın ki doktorları meslekten bezdirmeyin, hele hele çiçeği burnunda, heyecanlı doktorları soğutmayın. Böyle devam ettikçe, doktorları yurt dışına kaçırırsınız. Son atamalardaki kura çekiminde yaşanan şaibe mutlaka açıklığa kavuşturulmalı. Şaibe açıklanmazsa, bu iddiaların altına imza atılmış olur.

Mecburi atamalarda bir sınav yapılmalı. Uzmanlık sürecinde kaç operasyona katıldığı, kaç kongreye katıldığı gibi kriterler göz önünde bulundurulmalı. Velhasıl, yazık oluyor verilen emeklere. Bugün memnun edemediğiniz doktor, yarın umudunuz olamaz.

Rahim Varol

Yorumlar

×

Haber Arama