0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Son zamanlarda haberlerde, her gün bir silahlı çatışmaya tanık oluyoruz. Bu kadar çok silah nasıl elden ele dolaşıyor? Bu sektör kimlerin kontrolünde? Herkesin belinde bir silah, dilinde ise pazarlıklar: “Şu kadar para verdim, bu kadar yemek yedirdim” gibi ifadeler kulaklarımızda yankılanıyor. Bu işin arkasında kim varsa gerekenin yapılması gerekiyor. İnsan hayatı bu kadar ucuz olmamalı.

Silah Ruhsatları Kime Veriliyor?

Üst düzey siyasiler ve bürokratlar, silah ruhsatlarının kimlere verildiğini biliyor mu? Ruhsat verilen kişilerin yalnızca raporlarına mı bakılıyor, yoksa detaylı bir sorgulama yapılıyor mu? Basit bir ticaretle uğraşan vatandaş, malını ve hayvanlarını koruma amacıyla ruhsat başvurusu yapıyor; ancak taşıma ruhsatı alamıyor. Siyasiler devreye girince bir anda ruhsat veriliyor. Kriterlere uymayan kişilere ruhsat verilecekse, bu kurallar neden var?

Devlet Katı Kurallar Getirmeli

Devlet, silah ruhsatlarına daha katı kurallar getirmeli ve esneklik tanınmamalı. Her gün can kayıpları yaşanıyorsa, bunun sebebi silahlanmaya karşı gösterilen hoşgörüdür. Ruhsatlı silahların gözden geçirilmesi ve hangi kriterlere göre verildiğinin sorgulanması gerekirken, ruhsatsız silahlarla ilgili denetimlerin de sıklaştırılması gerekiyor. Bir anlık öfkenin bir kişiyi mezara, diğerini cezaevine göndermesi toplum için büyük bir yıkım demektir; konu derinlemesine incelenmelidir.

Öfke kontrolü ve taşıma ruhsatları öfke kontrolü gibi testler ruhsat başvurularında zorunlu hale getirilmeli ve ruhsat alacak kişinin geçmişi detaylı olarak incelenmelidir. Mesela taşıma ruhsatı için “500 büyükbaş hayvan” gibi kriterler koyulmuş. Eğer 450 hayvan varsa ruhsat alamıyor. Ancak “adamını bulan alıyor” tabiri tam da bu noktada geçerlilik kazanıyor. Siyasiler ve bürokratların kriterleri karşılamayanlara ruhsat sağlamak için devreye girmesi büyük bir sorumluluktur ve vebal taşır.

Rahim Varol