Av sezonlarında yaşanan sorunlar ve şikayetler giderek artıyor. Avcılık, artık bir spordan öteye geçmiş durumda. Sokak köpekleri için feryat figan edenler, avlanan hayvanların acı çektiğinden habersiz. Hayvanseverlik sadece köpeklere mi özgü? “Hayvanseverim” diyerek avcılık yapanlar da ayrı bir mantık taşıyor. Diyeceksiniz ki, “Avcılıkla sokak köpeği ne alaka?” Yahu, sonuçta ikisi de hayvan değil mi?
Evet, av sezonu açılır, kapanır. Avlaklar belirlenir; peki, neye göre belirlenir? Meskun mahalde silah atılmaz, bu doğru. Peki, bu meskun mahali kim belirliyor? Bu alanlar belirlenirken mahalle muhtarı, meclis üyesi, o mahallenin kanaat önderleri veya vatandaşlara kim ne soruyor? Yine her zaman olduğu gibi “Ben yaptım, oldu” anlayışı mı hakim?
Akmeşe bölgesinde yaklaşık 15 yarış atı çiftliği var. Daha da önemlisi, bu çiftliklerde yarış atı üretimi yapılıyor. Bu çiftliklerde en az 3-5 aile ikamet ediyor. Her çiftlik, sokaklarımızda adını bile bildiğimiz yerleşim alanlarında yer alırken, nasıl meskun mahal dışı olarak belirleniyor? Eğer meskun mahal sınırlarını kafanıza göre belirlerseniz, sonuçları bir gün acı olabilir. Bu çiftliklerde ülkeye katma değer sağlayan bir üretim yapılıyor. Daha da önemlisi, bu alanlarda insanlar yaşıyor.
Oturduğunuz yerden meskun mahal belirleyen görevliler, lütfen koltuklarınızdan kalkın ve alanı yerinde inceleyin. Neresi avlağa uygunsa, sınırları belirleyin. Ancak bunu kafanıza göre değil, mahalledeki yetkililer, vatandaşlar ve avcılarla birlikte yapın. Bir can yanmadan, gereğini yapın.
Yorumlar